Meme değişik kültürlerde ve toplumlarda farklı algılanan bir organdır. Temel işlevlerinden birisi, türün devamı için yeni doğan bebeğin beslenmesidir. Bunun yanı sıra bir başka özelliği daha vardır ki, memeyi diğer organlarımızdan farklı kılar. Bu özellik, memenin kadının cinsel kimliğini ve bütünlüğünü oluşturan temel parçalardan birisi olmasıdır. Bu nedenle meme sağlığı, diğer organların sağlığından farklı bir konumda yer alır. Meme sağlığı ile ilgili sorunlar, aynı zamanda kadınlık kimliğini de tehdit ettiği için, çok daha farklı algılara ve korkulara yol açmaktadır. Bu algı ve korkuların yenilmesi için toplumlar, meme sağlığı konusunda bilgilendirilmeli ve bilinçlendirilmelidir.
Gelişmiş ve bilinçlendirilmiş toplumlarda, hemen her kadın düzenli olarak meme kontrollerini yaptırmaktadır. Bu sayede memede gelişen herhangi bir hastalık erkenden tanınarak gerekli önlemler alınabilir. Hemen her kadının yaşamının bir evresinde memesi ile ilgili yakınmaları olur. En sık memede ağrı olması ve ele bir sertliğin gelmesi yakınmaları ile karşılaşılır. Memede ele gelen sertlikler büyük oranda kanser değildir. Fakat mutlaka bir uzman hekim tarafından değerlendirilmelidir.
Meme ultrasonografisi, mamografi ve MR(magnetik rezonans) günümüzde en sık kullanılan görüntüleme yöntemleridir. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, alınan sonuçların uzman bir radyolog tarafından değerlendirilmesi gereklidir.